15 Şubat 2017 Çarşamba

Vahşice Katledilen Nejla Sağlam Davasında Flaş Gelişme

Türkiye Taşkömürü Kurumunda memur olarak göreve başlayan 23 yaşındaki Necla Sağlam, geçen yıl 24 Şubat günü yalnız yaşadığı apartman dairesinde boğazı kesilmiş halde bulundu. Olayın faili üzerine çalışma başlatan ekipler, 600 gigabyte büyüklüğündeki güvenlik kamerası görüntülerini inceledi.

Meşrutiyet Mahallesi’ndeki Karadeniz Apartmanı’na giriş ve çıkış yapan kişiler üzerinde inceleme başlatan ekipler, çalışmalar sonucunda alçı ustası Tolga K.’ye ulaştı. Zanlı, suçlamaları kabul etmedi ancak genç kızın tırnaklarındaki DNA örneği ile başına geçirilen çöp poşeti rulosunda parmak izi tespit edildi.

Tutuklanarak cezaevine gönderilen Tolga K., “Canavarca hisle adam öldürme” suçlamasıyla Kocaeli F Tipi Ceza İnfaz Kurumundan Zonguldak Adliyesinde görülen duruşmaya video konferans yöntemiyle katıldı. Bitirilen yargılamada son sözü sorulan Tolga K., dördüncü kez katıldığı mahkemede suçlamaları kabul etmediğini tekrarladı.

Mahkeme; DNA örnekleri, tanık ifadeleri, kamera kayıtları ile adli tıp kurumu raporlarını göz önünde bulundurarak sanığın müebbet hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verdi.
“OLAYDAN BU YANA 47 KADIN DAHA ÖLDÜRÜLDÜ"

Mahkeme kararı sonrası adliyeden ayrılan Necla Sağlam’ın annesi Serpil Gökyer, adaletin yerini bulduğunu söyledi. Gökyer, şöyle konuştu:

“Adalet yerini buldu. Benim kızımın hiçbir suçu, günahı yokken ben devletten bunları yapanların idam edilmesini istiyorum. Bunlar idam edilmedikçe bunların önü arkası kesilmeyecek. Bir tek benim çocuğum değil şubat ayından bu yana 47 kadın daha öldürüldü. Devlet gerekeni yapsın biz bunu istiyoruz. Bizim canımızı yakanların canını yaksınlar.”
“SAĞLAM DELİLLERE RAĞMEN MAHKEMEYİ YANILTIYOR"

Karar sonrası değerlendirmede bulunan aile avukatı Merve Kır ise sanığın “kasten adam öldürme” suçundan müebbet hapis cezası ve “konut dokunulmazlığını ihlal” suçundan da 2 yıl ceza aldığını ifade etti. Av. Kır, şunları kaydetti:

“Bugün mahkeme Necla Sağlam cinayetinde karara vardı. Bu karar kendisinin adam öldürme suçundan müebbet hapis cezası ve konut dokunulmazlığını ihlalden artı 2 yıl ceza olarak uygulandı. Kendisine iyi hal indirimi uygulanmadı çünkü hala son duruşmada bile SEGBİS ile bağlandık ama ’yapmadım, etmedim, hiçbir suçum yok’ diye kendisini savunuyor. Sağlam deliller olmasına rağmen mahkemeyi yanıltıyor, mahkemeye hiçbir şekilde yardımcı olmuyor. Süreç henüz bitmedi karşı taraf bunu temyize gönderebilir sürecin takipçisi olacağız.”

Anadolu Üniversitesinde İhraç Gerginliği: Protesto Gösterileri Var

Eskişehir’de bulunan Anadolu Üniversitesi’nde, öğretim üyelerinin ihraç edilmesini protesto eden grup ile özel güvenlik görevlileri arasında arbede yaşandı.
Aralarında öğretim elemanlarının ve öğrencilerin bulunduğu yaklaşık 50 kişilik grup, OHAL kapsamında yayımlanan Kanun Hükmünde Kararname’yle (KHK) ihraç edilen akademisyenlere destek vermek için Yunusemre Yerleşkesi’nde bulunan Hukuk Fakültesi önünde toplandı. Grubun sloganlar eşliğinde taşıdıkları dövizlerle yürüyüşe geçmesine özel güvenlik görevlileri izin vermedi. Bunun üzerine grup üyeleri ile özel güvenlik görevlileri arasında arbede yaşandı. Daha sonra üniversiteye, TOMA ve İl Emniyet Müdürlüğü Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü ekipleri geldi. Bir süre İl Emniyet Güvenlik Şube Müdürü ile bir süre görüşen grup içerisindeki akademisyenler, gerginliğin yatışmasıyla yerleşke içerisinde bulunan fakülteleri tek tek gezerek ihraçları protesto etti.

TUS ve STS Sınavlarına Referandum Ertelemesi

16 Nisan’da yapılacak anayasa referandumu sebebiyle, aynı tarihte yapılması planlanan TUS ve STS’nin sınavları etelendi. Buna göre, her iki sınav da referendumdan bir hafta sonra yani 22 Nisan tarihinde yapılacak.

ÖSYM'den yapılan açıklama şöyle;

16 Nisan 2017 tarihinde yapılacağı duyurulan Tıpta Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı'nın (2017-TUS İlkbahar Dönemi) ve Tıp Doktorluğu Alanında Yurtdışı Yükseköğretim Diploma Denkliği İçin Seviye Tespit Sınavı'nın (2017-STS Tıp İlkbahar Dönemi), Referandum nedeniyle 22 Nisan 2017tarihinde uygulanmasına ve 17 Mayıs 2017 tarihinde sınav sonuçlarının açıklanmasına,

Sağlık Bakanlığı Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nün talebi doğrultusunda; Devlet Hizmet Yükümlülüğü ataması sonrası atama işlemleri yapılan hekimlerin Tıpta Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavını kazanarak görev yerlerinden ayrılmaları yapılan atamaların hükümsüz kalması ve atama yerlerinde sağlık hizmet sunumunda yaşanan aksamalar nedeni ile;

2017 TUS ve STS Tıp Sonbahar Dönemi Sınavlarının, 27 Ağustos 2017 tarihinde yapılmasına, sınav sonuçlarının 20 Eylül 2017 tarihinde açıklanmasına, 2018 yılından itibaren TUS ve STS Tıp 1. Dönem sınavının Şubat, TUS ve STS Tıp 2. Dönem sınavının Ağustos ayında yapılmasına,
karar verilmiştir.

2017 Sınav Takvimi güncellenmiş haliyle http://www.osym.gov.tr internet adresinden adayların bilgisine sunulmuştur.

Adaylara önemle duyurulur.

Barış Pehlivan: Kasabadaki Fahişeyle Karşılaşmanın Bedelini Ödedik

Odatv Genel Yayın Yönetmeni Barış Pehlivan’ın, Odatv Davası’nda esas hakkındaki savunmasının tam metnini yayımlıyoruz:

Sayın Başkan, Değerli Üyeler…

Alman yazar Wolfgang Borchert’in sevdiğim bir sözü var:

“Gerçek, kasabanın fahişesine benzer. Onu herkes tanır, ama yine de sokakta karşılaşmaktan utanç duyar.”

İşte bu davanın özü, kasabadaki fahişeyle, yani gerçekle karşılaşmayı göze almanın bedelini ödetmekti.

Bu davanın kaçak savcısının heykelini dikmek isteyen, manşetlerden ona “teşekkürler” diyen, Emniyet’in dinleme borularını gazetesine bağlayan kullanışlı aptallardan olmadığımız için, 6 yıldır bu sanık kürsüsündeyiz.

“Tahliye yok” kararını, Cemaat’in STV’sinin mahkeme açıklamadan 21 dakika önce bildiği bir davadır bu sona eren.

Evet, onlar demişti; haklı çıktılar, tutuklu kaldık.

Ama biz de demiştik; haklı çıktık, darbe yapmak istediler.

KOZİNOĞLU’NUN ÖLÜMÜNDEN SORUMLUDURLAR

Bugünlere gelinmesi için ölüler mezarlarından kalkıp, oy kullandı mı, bilmiyorum.

Bildiğim; bu davanın 12 numaralı sanığı, bugün artık bir ölü.

Evet, savunmasını dahi yapamadan cezaevinde şüpheli bir şekilde hayatını kaybeden Kaşif Kozinoğlu’ndan bahsediyorum.

İşte bu nedenle Sayın Heyet…

Odatv Davası her şeyden önce bir cinayet davasıdır.

Kozinoğlu bugün burada yoksa, Cemaat’in polislerinden savcılarına, hakimlerinden bilirkişilerine, cezaevi müdürlerinden doktorlarına kadar herkes sorumludur.

Ve keza…

Tüm bu saydığım isimleri o görevlere atayan, parsel parsel koltuk veren, dönemin tüm bakanları, dönemin başbakanı ve dönemin cumhurbaşkanı da sorumludur.

İdam sehpasında dahi son söz sorulur.

Bundan neredeyse 6 yıl önce, Kozinoğlu’nu manşetlerden darağacına asanlar, onu, sanık sandalyesinde bir harf dahi söyletmeden mezara gömdüler.

Ben o cellatların, iddianame dedikleri idam fermanını okudum Sayın Heyet; Kaşif Kozinoğlu suçsuzdu.

BERAAT TALEBİNDE İSMİM GİZLENMİŞ

Sayın Başkan, Değerli Üyeler…

Sayın Savcı’nın esas hakkında mütalaasını okuduğumda, devlet içinde bir çetenin kumpasından değil de, adi bir suçtan dolayı yargılandığımı düşündüm!
Zira, mütalaada polisiyle, savcısıyla, hakimiyle, bilirkişisiyle nasıl büyük bir kumpas kurulduğuna değinilmemiş dahi.
Yetmemiş, bu davadan 19 ay hapis yatan benim ismim dahi yok beraat talebinde; “sanıkların” diye çoğul bir kelimenin içinde gizleniyorum.

Halbuki…
Odatv Davası tarihe geçecektir, sizin vereceğiniz karar da unutulmayacaktır, işte bu yüzden tarihi bir sorumluluğunuz vardır.

FETÖ’DEN BOŞALAN KOLTUĞA BAŞKALARININ OTURMA HEVESİ

Sayın Başkan, Değerli Üyeler…

Dedim ya, herkesin bildiği ama karşılaşmaktan utanç duyduğu gerçeği yazmak bizim işimiz.

Dün Silivri zindanına atıldık, yine yazdık.

Bugün dışarıdayız, yine yazıyoruz.

Yarın yaşadıkça, yine yazacağız.

Gelin görün ki…

Mesele, Odatv Davası’nın bitmesi de değildir.

Mesele, hala bu topraklarda özlemini duyduğumuz adaletin ve basın özgürlüğünün bir türlü gelmemesidir.

Yani mesele, FETÖ’den boşalan koltuğa başkalarının oturma hevesinin devam etmesidir.
Şunu demek istiyorum:
Bakınız, bu davada “FETÖ’ye dokundu” diye yanan gazeteci Ahmet Şık, şimdi ise FETÖ’den hapiste yatırılmaktadır.
Bu mudur FETÖ ile mücadele?
Cumhurbaşkanlığı’nın dünyaya FETÖ tehlikesini anlatmak için hazırladığı özel kitapçıkta, Odatv Davası da yer alıyor.
O kitapçıkta, FETÖ’nün “muhalifleri susturmasına” örnek olarak Ahmet Şık’ın tutuklanması veriliyor.
Dön - dolaş geldiğimiz noktada; FETÖ ile mücadele ettiğini söyleyen Türkiye’nin yargı sistemi, FETÖ’nün tutukladığı Ahmet Şık’ı bu kez FETÖ’den tutukluyor.

HABERLERİMİZ BU ÜLKENİN ÇIKIŞ YOLUDUR

Özünde…
Bu davanın sanıklarının yazdıkları dün dikkate alınsaydı, bugün Türkiye bu kadar sorunla boğuşmazdı.

O yüzden “Odatv İddianamesi” denen şeyde “suç delili” diye gösterilen haberler, bu ülkenin çıkış yoludur.

Sayın Heyet…

Son sözüm: Neyse ki, Rab’den ve milletten af ya da özür dileyecek bir habere imza atmadım.
 

Kaynak: Barış Pehlivan / Odatv.com

Şeker Hastalarının Cinsellikle İlgili Sorunları

Şeker cinsel hayatı olumsuz etkiliyor. Sağlıklı bir cinsel hayatınız olmasını istiyorsanız şeker tüketiminizi gözden geçirmeniz gerekebilir. Çünkü fazla şeker tüketimi cinsel hayatı olumsuz yönde etkiliyor. Hazırladığımız yazı dizisinde bazı durumları size anlatmaya çalıştık. Detaylı bilgi için doktorunuza başvurun..

Halsizlik


Şeker tükettiğinizde kandaki glikoz seviyesi yükseliyor, pankreas fazla insülin üretmek zorunda kalıyor. Bu kan şekerinin düşmesiyle sonuçlanıyor. Kan şekerinizin düşmesi de halsiz hissetmenize sebep oluyor.

Seks hormonlarının durması

Tatlı tükettiğinizde, karaciğeriniz fazla şekeri yağa dönüştürüyor. Bu yağ üretimi seks hormonlarının çalışmasını durduruyor.

Vajinal kuruluk

Fazla şeker tüketimi vajinal kuruluğa sebep olur. Vajinal kuruluk sadece zevkinizi azaltmaz aynı zamanda ilişki sırasında acı çekmenize sebep olabilir.

Küçük kan dolaşımının yavaşlaması

Kılcal damarlardaki kan dolaşımı erojen bölgelerinizi, özellikle klitorisi, besler. Küçük kan dolaşımınızın yavaşlaması hem kadınlarda hem erkeklerde cinsel hazzın azalmasına sebep olur.

Sinir zedelenmesi

Yüksek kan şekeri seviyesi sinir zedelenmesine yol açabilir. Bu da uyuşukluk, karıncalanma ve aşırı ağrıya sebep olabilir. Sinir zedelenmesi pelvise taşındığında ise cinsel fonksiyonlarınızın etkilenmesi kaçınılmaz.

Mantar ve bakteriyel enfeksiyonlar

Yüksek kan şekeri mantar ve bakterilerin üremesi için zemin hazırlıyor. Kaşıntılı, ağrılı, rahatsız edici bir enfeksiyonun libidonuzu düşürmesi muhtemel.

Kortizol üretimi

Şeker yediğinizde vücudunuz kortizol, yani stres hormonu üretir. Kortizol seviyesinin artması cinsel dürtünün azalmasına, ereksiyon sorunlarına ve adet düzensizliğine yol açabilir.

Mutluluk hormonlarına engel

Dopamin, serotonin ve endorfin gibi mutluluk hormonları şeker alımıyla orantılıdır. İlk başlarda şeker tükettikçe mutlu olurken, sonraları vücudunuz daha fazlasına ihtiyaç duyacak. Bu hormonlar sağlıklı bir cinsel hayatta önemli rol oynuyor.

Özgüven kaybı

Eğer vücunuzla sorunlarınız varsa bu durum cinsel hayatınızı negatif etkileyecektir. Bu yüzden şeker tüketimini mümkün olduğunca azaltıp kilonuzu normal bir seviyede tutun.

En Çok Okunanlar